Kuruluş Hikayemiz

Hepimizin kendine ait bir hayat hikâyesi var. İçine doğduğumuz hayat aynı ama hepimizin hayalleri, hayal kırıklıkları, umutları, mutlulukları, hüzünleri başka. Şansımız ve şansızlıklarımız da başka. Hayata bakış açımız tıpkı parmak izimiz gibi ve günün birinde ilk çocukluk yıllarımızdan bugün olduğumuz yere doğru dönüp baktığımızda, eşsiz bir hikâye çıkıyor ortaya.

Ben bugün hayallerimin içinde durup geriye baktığımda, kendimi dünyanın en şanslı insanı sayanlardanım. Aynı zamanda hiçbir şeyin tesadüf olmadığına inanlardan ve insanın şans dediği şeyi kendi yarattığını düşünenlerdenim. Küçük yaşlarda peşine düştüğüm kendimi arama, anlama çabam bir gün mesleğim olduğunda tesadüf değildi. Yol aldıkça, yaş aldıkça el yordamıyla başladığım yolculuk; eğitimlerle, uzmanlıklarla, diplomalarla taçlandı. Psikoloji sadece okumakla öğrenilebilecek bir alan değil bana sorarsanız. Bazen kaybolup yolunuzu tekrar bulduğunuz, bazen dağılıp tekrar toplandığınız bir anlama çabası. Önce kendinizi, sonra başkasını çünkü kendinizi anlamadan başkasını anlayamazsınız.

Mesleki dönemeçler geçildikçe, ezber bozan sorular zihnimi kurcaladıkça, araştırmalar ve tecrübeler arttıkça, işimi elbette daha iyi yapma çabası içinde; ilgimi her seferinde daha fazla çeken, hayalimden daha fazlasını vaat eden bağımlılık ile tanıştım. O noktada şunu gördüm ki, anne karnından dış dünyaya taşınmakla başlıyor bağımlı olmak ya da olmamak meselesi hepimiz için. Tedaviden, başa dönmelerden, iradeden, hastanelerden belki de terapiden daha fazlası olmalıydı. Başka ülkelerde başka tecrübeler edinip gezip gördükçe, eksikleri tamamlamak gerektiğini fark ettikçe, yeni hayaller kurdum. Hayatı yeniden yapılandırırken, kişiye özgürlüğünü fark ettiren, kendine döndüren, gücünü veya güçsüzlüğünü gösteren, güvenli bir alan olmalıydı. Kapsayan, tanımlayan ve yeniden başlatan bir alan.

Oldu olmadı derken yine bir dönemeçte karşılaştım hayalime benim kadar sahip çıkan, hayatıma eşlik eden ve beni her seferinde daha fazla motive eden ortağımla. Heyecanlar paylaştıkça, planlar düşündükçe büyüdü ve sonunda birlikte bir hayali gerçekleştirerek  Alpha Therapy’i kurduk.

Benim hayalimden, benim hikâyemden çok daha fazlası bugün bizim hikâyemiz. İnsanın arkasında dayanağı olan bir ailesi ve hayaline eşlik eden bir ortağı varsa başarı da kaçınılmaz olacaktır. Bugün hayallerim gerçeğe dönüyorsa, onlara çok şey borçluyum.

Daha yolun başında Alpha Therapy.

Küçük adımlarla bambaşka bir hikâyeye doğru yürümek ve birlikte büyümek istiyoruz.

Kim bilir; belki günün birinde siz de kendinize doğru yolculuğa çıkmak istersiniz ve Alpha Therapy ile yolunuz kesişir..

 

Hoşça kalın...

Gözde Hatiboğlu